Tezgâh

Tezgâh

Ülkenin gündeminde bir mesele, aslında toplumun sadece bir kesiminde büyük yankı uyandırır...
Kayıplar...
Kayıplar her geçen gün artmakta. Geride ne bir iz ne bir ses...
Öylece çekip gidiyorlar mı, yanlarına hiçbir şey almadan, kimseye haber vermeden?
Sıradan bir gün, eski bir kasap dükkanında tuhaf bir karşılaşma...
Başkaları için yaşamış iki kadın, kendi hayatlarını geri almak isterken bir oyun başlıyor.
Biri geçmişten koparak kendi yolunu çizmek isterken, diğeri artık kendi gerçeğine katlanmak zorunda.
Peki gerçeğin ne kadarına katlanabilirsin?
Susmak kabul etmek anlamına geliyorsa...
Değişim ancak yüzleşmek ve mücadele etmekle mi mümkün?

Yazarın Notu: Oyun kendi düzleminde bir başkaldırı. Kadın dayanışması ve şiddeti gözler önüne sürmekte. Herhangi bir ülkey ya da gerçek kişilikle doğrudan bir bağı yok. Global bir problemi, zamansız bir şekilde el alamakta. Mekan olgusu sıradan ve alışılmışın dışında. Karakter ismi olmaması da bu düşünceleri desteklemekte. Hangi ülkede ya da toplumda yaşıyor olursak olalım bazı sosyolojik problemler hiç değişmiyor.