Marathon

Maraton

"Maraton" iki koşucuyu hayatlarının yarış pistinde gösteriyor. Durmak yok, pes etmek yok, vazgeçmek yok. Kendi beklentilerine ve toplumun performans baskısına karşı mücadele etmektedirler. Koşucu 1 ve Koşucu 2 daha başlangıçta çatışırlar. Deneyimli bir koşucu olan 1 sohbet etmek ve manzaranın tadını çıkarmak isterken, Koşucu 2 hırs ve saplantılarla doludur. Önünde sadece uğruna her şeyi feda edeceği bir hedef vardır. Ama hedef nerededir? Neye benzemektedir? Ve hedefe ne zaman ulaşılacaktır? “Maraton”, insanın her gün durmak bilmeksizin kan ter içinde hedef ve anlam aramasının saçmalığı ve gülünçlüğü üzerine bir hikâyedir.

"Maraton"un dünya prömiyeri 19 Ocak 2002'de Augsburg'da Sensemble Theater'de yapılmıştır. Oyun Augsburg Belediyesi Edebiyat Sanat Teşvik Ödülü ile onurlandırılmıştır. Övgü konuşmasından alıntı:
“Oyunda, tiyatronun yalın bir biçimde sergileyici eleştirel gücüyle; hem zamanımızın hedef yönelimliliği, başarı çabası ve performans zihniyeti, tamamen normal bir günlük yaşamın boş eylemciliği ve görünüşte doyum sağlamış bir yaşamın yanıltıcı karakteri hem de hayal gücü eksikliği ve anlamsız hale gelen yaşam alışkanlıklarının içi boşalmış gelenekselliği teşhir ediliyor. Seidel, zamanımızın toplumuna komik ve komiklik içinde teşhir edici bir ayna tutuyor. Seidel’in oyunları yüksek düzeyde dilsel beceri, düşünce zenginliği, dramatik beceri ve eleştirel çözümleme becerisi sergiliyor. Bu özellikler Seidel’in oyunları alışılagelmiş dönem eserleri ve yalnızca toplumsal taslaklar olmanın çok ötesinde bir yere taşıyor.”

Çevirmenin notları :

İki maraton koşucusu yolda kaybolmuştur, ancak akıllarında hala hedefleri vardır. Ancak bu hedef her kilometrede değişir; biri ne pahasına olursa olsun yarışı bitirmek isterken, diğeri eğlenmek ve nihayetinde hayatta kalmak ister. Biri için koşmak dünya rekorunu kırabilmektir, diğeri için koşmak bir kalitedir, beden ve zihin arasında bir dengedir.

Oyunda geceyi koşarak geçiren oyuncuların fiziksel kondisyonu oldukça yüksek olmalıdır.