Yitik Coriolanus
Tutku, utanç, yıkım ve deliliğin pek çok formunu içeren karmaşık bir çöküşün hikayesi.
Oyun ilk kez Nisan 2017’de Glasgow’da Tron Theatre’da sahnelenmiştir. Chris karakteri cinsiyetsiz düşünülmüştür. David Leddy’nin canlandırdığı versiyonun yanısıra ünlü kadın oyuncu Irene Allan Chris rolünü üstlenmiştir.
Zaman içinde sürekli ileri geri yolculuk yapan oyun çocuk istismarından, akıl hastalığına, savaş suçlarından cinayete uzanan ve küçük olaylardan önemli anlara geçişleriyle kimlik krizi yaşayan bir karakterin karanlık hikayesini oluşturan bellek ve düşünceler bütünü.
Sevilebilmek için herkese istediğini vermeye çalışırken bu uğurda kim olduğunu keşfedemeden kendini yitiren Chris’in baş döndürücü hızdaki trajik yıkımına tanık oluruz. Karısı için o hasarlı ve kayıtsız ama yine de koşulsuz sevgisine layık biridir. Evlat edindiği oğlu için sürekli konuşup duran ama devamlılık vadeden bir ebeveyndir. Sevgilisi için savunmasız, zayıf ve tükenmek üzere olan biridir. Uluslarası silah satışı işindeki çalışma arkadaşlarına göre ise etik uzlaşmanın kabul edilebilir yüzüdür. O hem bütün bunlar hem de hiçbiridir. Sürekli kılık değiştiren bir aktör gibi o da sürekli değişir. Ancak bu uyum sağlayamamasının bir ifadesidir aslında. O dışlananlardandır çünkü. Hiçbir zaman tamamlanmış hissedemez. O da Coriolanus gibi özel alanla kamusal alan arasında seker ama ikisini uzlaştıramaz. Oyun genel olarak bu çelişkilerden yola çıkıyor: özel ve kamusal alan, iş ve kişisel yaşam, feminen ve maskülen, global ve yerel…
Oyunda silah endüstrisinin küresel istismarından, çocuk istismarına, kayıplardan, travmalara hayatta yaşanan kötü ve acı verici deneyimlerin nasıl zincirleme reaksiyonlara yol açabileceğini gösteriyor. Oyun William Shakespeare’in Coriolanus karakterinin yıkımı benzeri trajik bir yıkımı konu alıyor.
Oyun gölgeli çocukluk anılarımızın yetişkinliğimizi nasıl kuşattığını sorgularken, küresel silah ticaretinin ahlaki belirsizliğini istismara uğramış bir çocuğu evlat edinmenin kaotik zorluklarıyla birleştiriyor.
Chris ardarda üç ölüm yaşamıştır: Babası, karısı ve sevgilisi. Şimdi hapishanede yargılanmayı beklemekte ancak nedenini bilmemektedir.
“Kimi zaman insanın dost bildikleri düşmanlarından daha kötü çıkabilir. Kimi zaman da siz hepsinden de kötü olabilirsiniz. Peki o zaman ne olur?”
Başarılı bir silah satış sorumlusunun kurak hayatı üzerinden onun psikopatolojik çöküşünü izliyoruz. Chris pek de parlak bir çocukluk geçirmemiştir. Annesi akıl hastanesinde yatarken tek başına kalan babası hayata öfkesini onlardan çıkarır ve erkek kardeşiyle onu sürekli döver, şiddet uygular. Annesini arada bir yaptıkları kısa telefon konuşmaları ve birkaç ziyaret dışında tanıma şansı olmaz.
Hayat ona ilk olarak yalanı öğretir. İnsanlarla ilişki kurabilmek, yalnız kalmamak, sevilmek için sürekli yalana başvurur. Kendi ve sevdiklerini yok etme eğiliminde, yanlışla doğruyu ayırt edemeyen arızalı birine dönüşür.
Ardından büyür evlenir kendi ailesi olur. Büyük bir firmada Ortadoğu ve Suudi Arabistan’dan sorumlu silah satış biriminin yöneticisidir. Çalıştığı firma ağırlıklı olarak Suudilere silah satışı yapar. Teröre destek olmayı savaşı körüklemeyi dert etmez. İş iştir ona göre.
Chris ve karısının çocukları olmaz. Ve sonunda talihsiz bir oğlan çocuğunu evlat edinirler. Ancak çocuk istismara uğramıştır geçmişte. Uyum sağlamakta, güvenmekte zorluk çeker. Evlat edinmeden kısa süre sonra Chris internet üzerinden bir takım adamlarla flört etmeye başlar, bir süre dirense de sonradan tanıştığı ve tutulduğu Paul ile ilişkiye girer. Karısı ve çocuğunu incitmek istemese de kendine engel olamaz. Ve Paul’ün yanına taşınır. Ancak kısa süre sonra Paul’de Karotis Arter hastalığı baş gösterir, inme riski vardır, doktorlar hapşırırken bile ölebilir derler. Her an ani bir tıkanma ölümüne neden olabileceğinden çok dikkatli yaşamalıdır.
Karısı daha önceki hatalarını kabullendiği gibi bu durumu da kabullenmeye hazırdır onu geri ister, bunu yürütebiliriz eve dön der. Ama Chris tek kelime etmez. Sonunda bir gün karısı ortadan kaybolur, heryerde aranır ama bulunamaz, aradan aylar geçer, dört ayın sonunda biri karaya vuran tanınmaz haldeki cesedini bulur. Neden, nasıl öldüğü anlaşılmaz. Dört yaşındaki oğulları kendini suçlar. Chris onu olduğu gibi kabullenen tek kişiyi kaybetmiştir.
Ardından Paul’ün 40. Doğumgünü kutlamasında onu kendisinden önce tanıyan ve seven insanlar arasında görünce kıskançlık krizine giren Chris, o gece misafirler gittikten sonra sarhoş halde onunla tartışır ve işler sertleşir. Sonuç olarak sabah neler olduğunu hatırlamadan uyandığında yanında Paul’ün cansız bedenini bulur. Böylece babası ve karısının ardından bir kayıp daha verir ve gerçekten sevdiği tek insanı da kaybeder. Ambulans gelir, Paul’ün tıbbi geçmişine bakıp hastalığını gördüklerinde kimse durumu sorgulamaz bile.
Ardından hiçbir şey olmamış gibi işine gider. Sonra birden Paul’ün nefret ettiği işini düşünür ve Suudi Arabistan dosyalarının tamamını bir flaş belleğe aktarır. Ve öfkeyle bir video hazırlayıp Youtube’a koyar. Video büyük bir hızla yayılır ve milyonlar izler. Yayınladığı dosyalar hükümetin izniyle şirketinin nasıl yasaları çiğnediğini ve satılan silahların sivilleri öldürmekte kullanılacağını, yeni kuşak teröristler doğuracağın bile bile Suudilere nasıl silah satışı yapıldığını açıklar.
Sonra kendini yargılanmayı beklediği hapishanede bulur. Yitip gidişinin başlangıcında.
O önce okşayıp sonra öldüren vahşi bir yaratık. Babasının kemeriyle yediği dayaklardan, Suudi Arabistan’la yapılan silah anlaşmalarını haklı göstermesine, farklı cinsel tercihlerinden uslanmaz bir yalancı olmasına uzanan trajik bir hikayenin kahramanı.
Oyunun aldığı ödüller:
Scottish Arts Club Theatre Award 2018
The Stage Edinburgh Award 2018
Yazar Hakkında
İskoçya’da tiyatro dalında uygulamalı çağdaş performans doktorası yapan ilk kişi olan David Leddy oyuncu, oyun yazarı ve yönetmen olmasının yanısıra uzun yıllar kurucusu olduğu Fire Exit tiyatro topluluğunun sanat yönetmenliğini yapmıştır. Tanınmış gazeteler ve eleştirmenler tarafından “yenilikçi ve öncü” (The Times), “sıradışı ve bağımsız ruhlu” (The Guardian) ,“dahi” (The Scotsman)olarak tanımlanan David Leddy Boston’dan Buenos Aires’e, São Paulo’dan Santiago’ya, Milano’dan Mull Adası’na kadar dünyanın dört bir yanında sahnelenen eserleriyle pek çok ödül kazanmıştır.
Total Theatre dergisinin “günümüz İngiliz tiyatrosundaki en heyecan verici ve enerjik sanatçılardan biri” ve The Observer’ın “İskoç tiyatrosunun yükselen yıldızı” olarak tanımladığı David Leddy İskoçya’nın en yaratıcı yüz kişisi oylamasında otuzuncu sırada yer almıştır. Sahnede sihir yaratmasıyla tanınan David Leddy eserlerinde yeni dijital teknolojilerle, entelektüel uyarımlar ve dramatik dilin duygusallığı içiçe geçer. Sahici karakterleri, çağdaş, yenilikçi yaklaşımı, tansiyonu yüksek çarpıcı hikayeleri ve farklı üslubuyla hem eleştirmenlerin hem de seyircilerin beğenisini kazanmıştır.
Fire Exit tiyatro topluluğu 17 yıl süren başarılı çalışmalarının ardından haziran 2019’da kapanacağını açıklamış ve bu tiyatro camiasında büyük yankı uyandırmıştır. İskoçya’da sanat kurumlarına destek veren bir kamu kuruluşu olan “Creative Scotland” tarafından yapılan yardımın kesilmesi üzerine bu kararı aldıklarını açıklamışlardır. Fire Exit’in kurucusu ve Sanat yönetmeni David Leddy ödeneklerinin tamamen kesileceğinin açıklanmasının ardından tiyatroyu bırakacağını açıklamıştır.
Sahnelendiği Tiyatrolar
BRC, İstanbul (2022-2023)
Yapıt Hakkında
Çevirmen : Nazlı Gözde Yolcu
Tür : Çağdaş Tragedya
Bölüm : Tek perde
Oyuncu Bilgisi : Tek kişilik, (1 E ya da 1 K)
Oyun Arşivi Kategorisine Geri Dön