Annemin Son Çılgınlıkları

DOT, mesleği  yazarlık  olan  orta  yaşlarda  bir  kadındır. Alzheimer  hastası  olan  annesiyle  birlikte yaşamaktadır. Annesinin  hastalığı  gün  geçtikçe  ilerlemekte, hatırlayabildiği  nadir  şeyleri de  artık unutmakta, hatta  belli  üç  yiyecek  dışında  başka  yiyecekleri  hatırlamadığı  için  yemek  bile yememektedir. Hayat, DOT için  gittikçe  güçleşmektedir. Kız  kardeşi  ise  uzakta  yaşamakta  ve  bu yaşananlara  sadece  yaptıkları  telefon konuşmalarında  ortak  olmaktadır. Bulunduğu  şartlar  içinde kendini  yapayalnız  ve  çaresiz  hisseden  DOT  ise, bu  durumu  pek  kabullenememektedir. Bu nedenle de  kız  kardeşiyle  aralarında  zaman  zaman  gergin, esprinin  ve  iğnelemenin  eksik olmadığı konuşmalar  geçer... Bir  süre  sonra  kız  kardeşi  annelerini  bir rehabilitasyon  merkezine  yatırmayı önerir  ve  sonunda  DOT’u  buna  ikna  eder. Ancak  oranın  çalışanları da bir  süre  sonra  ANNE’yi kontrol  etmekte  zorlanmaya  başlar... Artık  iki  seçenek  vardır. ANNE, problem yaratmaya  devam ettiği  için, ya  daha  kötü  şartlara  sahip  bir  yere  gönderilecektir, ya da  ağır  ilâç tedavisine başlanacaktır... Sonunda  ANNE’ye  bir  daha  dönüşü  olmayan  ve  beyni  iyice  işe  yaramaz  hâle getiren  bir  ilâç  verilmesine  karar  verilir... DOT, bu  olaydan  sonra  artık  yolun  sonuna  gelen annesine  o güne  kadar  söyleyemediklerini  söyleyecek  ve  son  anları  paylaşabilmek  için  hayata onun  gözünden bakmaya  çalışacaktır...

 

Oyun, çağımızın  yaygın, acımasız  ve  çaresiz  hastalıklarından  biri  olan  Alzheimer’a  yakalanmış  bir ANNE’yi  ve  onunla  bu  dönemi  paylaşmakta  olan  kızları  arasında  yaşananları, yalın  ama etkileyici, olayın önemini  kaybettirmeden, trajik  ama  komik  bir  biçimde  anlatmaktadır... Yazar  oyunu, bu hastalığa  yakalanmış olan  kendi  annesi  ile  yaşadıklarından  yola  çıkarak  yazmıştır. Amacı  çözüm yolları  göstermek, bilinmeyen  bir şey  söylemek  değildir. Sadece  ve  sadece  yakınları, sevdikleri Alzheimer  hastası  olan  insanlara  yalnız olmadıklarını  hissettirmek, yaşanan  acıların, üzüntünün, çaresizliğin  ve  umutsuzluğun  sadece  kendi  başlarına gelmediğini  göstermek  ve  ortak  duyguları paylaşmaktır. Bunun  yanı  sıra  yazar ; aynı  zamanda  sevgi, bağlılık, vicdan  ve  sorumluluk  gibi insanî duyguların  çaresizlik  kıskacı  içinde  nasıl  kırılgan  olabileceği  ve savrulup  bir  anda  kızgınlığa, isyana dönüşebildiğinin de  tecrübesini  aktararak, bu  hastalıkta  neler yaşanabileceği  hakkında  insanların fikir  sahibi  olmalarını da  amaçlamıştır…

 

 

Şüphesiz  böyle  bir  durumda  önemli  olan ; kendi  hayatımızda  işimiz, sağlığımız  ve sorumluluklarımız çerçevesinde, sabır  ve  inatla  yaşama  tutunma  gayreti  ve  mücadelesi içindeyken, diğer  yanda  başka  bir şekilde  hayata  tutunmaya  çalışan  zayıf, çaresiz, bakıma  ve  ilgiye muhtaç  - sevdiğimiz -  birine  empati kurabilmek  ve  son  âna  kadar  gereken  sabrı  gösterebilmek olmalıdır... Bu da  zaten, pamuk  ipliği  üzerinde ‘eziyet’e  ya da  ‘meziyet’e  doğru  yürüyebilme becerisi  ya da  cesareti  demektir…

 

Oyun  Amerika’da  pek  çok  yerde  oynamış  ve  “Mill  Mountain  Theatre  New  Play”  ödülünü kazanmıştır.

 

 

Sahnelendiği Tiyatrolar

Devlet Tiyatroları, İzmir (2019-2020)

 

 

Devlet Tiyatroları, Ankara (2015-2016)

 

Yapıt Hakkında

Julie Jensen

Yazar : Julie Jensen

Ekin Tunçay Turan

Çevirmen : Ekin Tunçay Turan

Tür : Dram

Bölüm : Tek Perde

Oyuncu Bilgisi : 3 K

Oyun Arşivi Kategorisine Geri Dön