Kör Nokta

 

Oyun, İsveçli oyun yazarı August Strindberg’in yazarlığı bıraktığı ve kendini simyaya verdiği dönemi anlatır. Avrupa’nın en meşhur oyun yazarlarından biri olan August ortadan kaybolur. Eserleriyle büyük başarılara imza atmıştır ama, artık aradığını tiyatroda bulamadığını düşünmektedir. Evinden, her şeyden uzakta, Paris’teki bir otel odasına kendini kapatır ve bu kriz dönemini altın yapmaya çalışarak geçirir. Alkolizm ve psikozun pençesinde kıvranırken, otel odasına eski karılarının ve hatta gelecekte karısı olacak kadının hayalleri girip çıkmaya başlar. Bir yandan da kendi iç sesiyle boğuşur. Hem tehlikeli boyutlara varan kimya deneyleriyle altın yapmak, hem de ruhsal olarak rahatlamak peşindedir. Büyük bir arayış içindedir ve herkesin, özellikle de kötü ruhların, doğaüstü güçlerin onu bu arayıştan alıkoymaya çalıştığına dair korkuları vardır. Gaipten sesler duymakta ve duvarların içinden insanların çıkıp geldiğini görmektedir. Kadınlara olan zaafı nedeniyle iyice çıkmaza girer. Kötü ruhlar zaman zaman karılarının içine girer ve August’u iyice çılgına çevirirler. Birçok insan onun aklını kaybettiğini düşünür. Oysa ki gerçeklik duygusunu yitirmiş, kör noktaya saplanıp kalmış bu adamın tüm çabası değişmek ve dönüşmek içindir. August dört yıllık sessizliğin ardından tekrar ortaya çıktığında, yazdığı oyunlarla tiyatroda çığır açacaktır.

 

Çevirmenin notları :

İnsanoğlu zaman zaman yolunu kaybeder, var olma sebebini yitirir, alışkanlıklarına yabancılaşır ve hayatın anlamını sorgulamaya başlar. İşte kör noktaya düşülen bu kriz dönemlerinde bir uğraşıya, önünü aydınlatacak bir ışığa ihtiyaç duyar. Görüşünü engelleyen yanlış bakış açısından kurtulmak ve dünyaya, hayata yeni bir gözle bakabilmek için. Oyunda August simyaya yöneliyor. Dokunduğu her şeyi altına dönüştüren Felsefe Taşı’na kavuşmak için.

Bu oyunun başka bir adı olsa, Ruhun Simyası olurdu kanımızca. Aydınlanma Çağı’nı öldürmek, Materyalizmi tarihin karanlık sayfalarına gömmek isteyen August, simya felsefesinden aldığı güçle, mistik-ruhani bir arınma ve aydınlanmanın peşindedir. Nasıl ki simyada yedi aşamalı işlemle altın elde ediliyorsa, August da ruhsal yedi aşamadan geçerek hayatın anlamını bulacağına inanır. Oyun boyunca hem kimyasal maddeler hem de kendi ruhu üstünde deneyler yapar. Maddi bataktan kurtulmak için altına, mutlu olmak içinse ruhunu özgürleştirmeye ihtiyacı vardır. Kendi elleriyle kendi hayatını karartır. Çünkü yeni, taze, pırıl pırıl bir yaşam enerjisine ulaşabilmek için, eskinin yerle bir edilmesi gerekmektedir. Ancak bu şekilde yeniden doğacağına inanır. Altın değerinde olan hayatın anlamına, bu şekilde kavuşacağını düşünür.

Sahip olduğu her şeyi elinin tersiyle iten August; bu küçük, pis ve ucuz otel odasında garip bir tasarının varlığına inanarak hayatını mı karartıyor, yoksa gerçekten bu inanç onu kurtuluşa götürecek mi? Benliğimizi yıkıp yeniden inşa edebilir miyiz? Zaaflarımızın pençesinde kıvranmak mı yoksa nefsimize hakim olmak mı? Kadın erkek ilişkilerinde dengeler nasıl şaşar? Yozlaşmış, çürümüş şeyleri yakıp yok etmek, ruhun sahte yapısını yıkmak, utanç duyduğumuz şeylerin karanlık yanlarından kurtulup, hakikatin ışığında yeni bir yaşam kurmak mümkün mü? İşte oyunun seyirciye yönelttiği sorular. Oyun, kör noktadan kurtulup ışığa ve dolayısıyla yeni bir görüşe kavuşma mücadelesini ve bu mücadelede August’un yaşadığı iç ve dış çatışmaları trajikomik bir yaklaşımla ele alıyor. Her seyirci oyundan, farklı açılarda kendine pay çıkaracaktır. Diğer yandan içerdiği sürprizler, incelikli diyalog yapısı ve güçlü fantezisiyle rejisörler ve oyuncular için son derece dişi bir metin. August ve üç karısından oluşan oyundaki rollerin her biri ayrı bir virtüözite gerektiriyor.

Gerçekte August Strindberg (1849-1912), “İnferno” (Cehennem) adlı otobiyografik eserinde Paris’te geçirdiği bu zorlu dönemi anlatmıştır. O dönemden kısa bir kesit sunan Howard Brenton, bu oyunu Strindberg’in yaşadığı zihinsel ve ruhsal krizi daha iyi anlayabilmek için yazdığını belirtiyor. Brenton’ın, Strindberg’in “Matmazel Julie” ve “Ölüm Dansı” adlı oyunlarını yeni bir yorumla yazdığı uyarlamaları da bulunmaktadır. Strindberg dört yıllık sessizlikten, bu kriz dönemini atlattıktan sonra yeniden oyun yazarlığına dönüyor ama farklı tarzda oyunlar yazmaya başlıyor. “Rüya Oyunu”, “Hayaletler Sonatı” ve “Şam’a Doğru” gibi fantastik, mistik, sembolik yanı güçlü oyunlar kaleme alıyor.

Deneyimli oyun yazarı ve senarist Howard Brenton; tarihe geçmiş birçok karaktere, olaya ve meseleye odaklanan oyunlarıyla ve klasik oyunlara getirdiği yeni yorumlarla, İngiliz tiyatro edebiyatının yapı taşlarından biridir. İngiltere’nin köklü akademik yazın kuruluşu Royal Society of Literature’ın üyesi olan Howard Brenton, elliden fazla oyuna imza atmıştır. Brenton’ın eserleri, National Theatre, Royal Shakespeare Company, Shakespeare’s Globe, Royal Court Theatre, Nottingham Playhouse, Hampstead Theatre ve Almeida Theatre gibi İngiltere’nin önde gelen tiyatrolarında sahnelenmiştir. Evening Standard ve Whatsonstage gibi platformlarda en iyi oyun ödüllerine layık görülmüştür. Brenton’ın son oyunlarından biri olan “Kör Nokta”, 2017’de Jermyn Street Theatre’da Tom Littler rejisiyle prömiyer yapmıştır. 2018’de ise Hereford Courtyard Theatre ve Malvern Coach House Theatre’da oynanmıştır. Times, Independent ve Everything Theatre gibi yayın organlarının haberlerinde, hakkında övgüyle söz edilmiştir.

 

 

 

 

 

Yapıt Hakkında

Howard Brenton

Yazar : Howard Brenton

Servet Aybar

Çevirmen : Servet Aybar

Tür : Trajikomik Gerçeküstü

Bölüm : Tek perde

Oyuncu Bilgisi : 1 E - 3 K

Yeni Yabancı Oyunlar / Türkçe Kategorisine Geri Dön