“Vespasianus Roması’nda Anadolu’nun kapladığı coğrafya, imparatorluğun üçte birine yakındı,” diyor yazar ve sonra ekliyor: “Ne yazık ki Roma ve Yunan uygarlıklarını araştıran Batılılar, bu topraklarda egemenlik sürmüş Selçuklu ve Osmanlıyı hiçe saymak amacıyla bu durumu göz ardı ettiler. İşte şimdi savlamanın sırası: Roma, Anadolu’daki uygarlıkla beslendi, var oldu.”
<P>Mahmut Şenol Türk yazınında ilk kez, Anadolu’ya ait bir Roma dönemi öyküsüyle karşınızda. Anadolu uygarlıklarına olan inancıyla yaklaşıyor eski “kentlerimize”, Phaselis’e… Antalya’nın şimdilerde harabe kenti olan antik Phaselis’de, MS 82’de geçen bir öyküyle dikkatlerimizi üzerinde yaşadığımız topraklara çekiyor. Gerçek tarihle kurmacayı bir aşk ve eve dönüş öyküsünde buluşturuyor. Tümü gerçek bir öykü tadında: Phaselis’e saldıran vahşi Toros arıları kadar gerçek!

Yazarın iki yılı aşkın bir araştırma, okuma ve yazma uğraşısıyla ortaya çıkan Phaselis Adağı’nda en çok zorlandığı şeyse, ona göre, roman kahramanlarına söz geçirememesiydi. “Yaramaz çocuklar gibiydiler. Yapın dediklerimi değil, tersine kendi istediklerini bana yazdırdılar.”

Homeros’tan Herodotos’a, Cato’dan Strabo’ya dek antik döneme ait söylenenler şimdi bir Türk yazarın elinden, gazeteci dikkati ve özeniyle size ulaşıyor.

Kaynak: Kitap Tanıtım / Altın Kitaplar